14 Ağustos 2019 Çarşamba

Yapay Zekaya “Karanfilin yanık yanık koktuğunu” Öğretebilecek miyiz ?



Yapay Zekaya “Karanfilin yanık yanık koktuğunu” Öğretebilecek miyiz ?

Raşit Gökçeli; Y. Bölge Plancısı (ODTÜ), Mimar (İTÜ)
Ağustos 2019

Bir çift güvercin havalansa
Yanık yanık koksa karanfil
Değil bu anılacak şey değil
Apansız geliyor aklıma

Melih Cevdet Anday, Anı


4. sanayi devrimi ile birlikte gündeme gelen teknolojilerden yapay zeka yaşantımızın her alanında kendisine uygulama alanı edinmiş durumda.

Bu meyanda yapay zekaya şiir, roman ve benzeri gibi edebi metinler yazdırılıp yazdırılamayacağı tartışıldı. Bu alanda ilginç deneyler oluşturuldu.

Ancak sıfır, bir opsiyonlarından oluşan “bit”lerden meydana gelen mevcut bilgisayar mimarisinin kullandığı mantık metodolojisi endüktif ve dedüktif mantığa dayandığından semantik açıdan tutarlılığı bulunmayan tümcelerin yapay zekaya nasıl öğretileceği, bu amaçla ne tür programlar (yazılım) ve ne tür bilgisayar mimarisi (donanım / hardware) kullanılacağı bir sorun olmakta idi.

Yazılım konusunda

Mevcut klasik bilgisayarlarda yazılım alanında kullanılan mantık, endüktif ve dedüktif mantık olmaktadır. Bu alanda sembolik mantık önermelerine uygun bir yazılım ile karşı karşıya bulunmaktayız.

Yeni nesil yazılımlarda ise giderek abdüktif ve yapay zeka uygulamalarına uyum sağlayan feshedilebilir mantık kullanılmaktadır.

“Abdüktif akıl yürütmede, indüktif akıl yürütmede olduğu gibi, öncül önermelerin doğru olması sonuç önermesinin doğruluğunu zorunlu kılmaz. Yine aynı şekilde, yeni öncüller ile birlikte, sonuç da değişir. Abdüktif akıl yürütme monoton olmayan bir akıl yürütmedir.” (Vedat Kamer, Mantık ve Yapay Zeka, ODTÜ Mezunları Derneği’nde konuşma, 2018)

 Donanım (hardware) konusunda

Yapay zeka uygulamalarının bir gereksinmesi ise bilgisayarların çok daha güçlü, kapasiteli kılınması, verileri çok daha süratle ve çok daha miktarda işleme kapasitesine kavuşturulmalarıdır.

Bu konuda en fazla sözü edilen konu Kuantik bilgisayarların devreye girmesidir.

Klasik bilgisayarlarda bir “bit” sıfır ya da bir den (0-1) oluşmaktadır. Kuantik bilgisayarlarda ise Qbit mimarisi kullanılmaktadır burada bir “bit” kuantik fizik özelliğine bağlı olarak         hem sıfır hem de bir olabilmektedir.

“Yapay zekanın insanın akıl yürütmelerini taklit edebilmesi için mantığın hem formel hem enformel olanaklarını geliştirmesi gerekmektedir.” (Vedat Kamer, Mantık ve Yapay Zeka, ODTÜ Mezunları Derneği’nde konuşma,  2018).

Dolayısı ile söz konusu mimari endüktif, dedüktif mantık yerine abdüktif ya da feshedilebilir mantık kullanmaktadır.

İşte bu feshedilebilir mantık akıl yürütmede pekin önermeler yerine pekin olmayan önermeler kullanmakta bir anlamda buğulu bir akıl yürütme kullanılmaktadır.

İşte şiirin yapısına uygunluk bu aşamada ortaya çıkmaktadır. Şiir bizlere buğulu bir mantığın hüküm sürdüğü bir dünyanın kapılarını açar.

Derin öğrenme teknolojisi ile de güçlendirilmiş yeni nesil kuantik bilgisayarlar sadece düz mantığı kullanmayıp buğulu mantığa da hakim olacağından “karanfilin yanık yanık kokması” metaforunu da bilgi dağarcıklarına ekleme kapasitesi ve teşhis etme özelliğine de sahip olacaklardır.

Yirmi birinci yüzyıl şairlerinin işi zor vesselam !

3 Ağustos 2019 Cumartesi

Mimarlar Odası için vizyon önerisi – 2019 (x)



Mimarlar Odası için vizyon önerisi – 2019 (x)

Raşit Gökçeli

Ağustos 2019


2020 yılında bir Meslek Odası için olası vizyon önerileri

-Teknolojik gelişim, 4. Endüstriyel devrim ve mesleğin değişen yapısı ile ilgili olarak ;

-(toplum içerisindeki karmaşalık düzeyini (entropi) azaltma amacı güden öneriler)

-Başka bir eğitim / başka bir dünya mümkün yaklaşımını benimseyerek yapay zeka (AI) başta olmak üzere, 4. Sanayi devrimi ile ilgili tüm teknolojik yeniliklerin mimarlık eğitimi ile bütünleştirilmesi (entegre edilmesi) yönünde çaba harcanması.

-Mimarlar Odası’nın 4. sanayi devriminin toplumsal formasyon üzerindeki yarattığı değişim etkisini göz önünde bulundurması; Söz konusu değişimin kent makroformunu dönüştürmesini, nanoteknoloji alanındaki  atılımların yapıların imal edilme süreçlerini  değiştirmesini mercek altına alması.

-Finansal tekniklerdeki gelişmeler konusunda mimarlara eğitim verilmesi, mimarların söz konusu teknikleri kullanabilecek teknik bilgilerle donatılmaları, alanında akademi, finans çevreleri ve siyasi çevrelerle birlikte çaba harcanması.

-Konut ve bina yapımında maliyet enflasyonunu düşürecek yöntemleri mesleki çevreler ve kamuoyunda tanıtmak.

-Kent bilgi sistemleri yapılandırılmasında akıllı kentin yeniden düşünülerek verilerin demokratikleştirilmesi ilkesinin benimsenmesi (Barcelona örneği)

-Genel anlamda toplumsal hedefler

-Meslek Odası toplum hizmetinde olmalı, kamusal alanları tüm gücüyle savunmalı, kent merkezlerini toplumun bireylerine kapatan ve çok uluslu şirketlerin yağma, talanına açan, sermaye çevrelerinin her türlü soylulaştırma çabasına karşı durmalıdır.

-Meslek Odası konut edinme çabası içinde olan tüketicilerin, işyeri bulma çabası içinde olan üreticilerin yanında olmalı, onları spekülatör, banka ve faiz mihraklarına karşı mesleki ve hukuki alanda korumalı, onlara gerekli mesleki ve hukuki desteği sunmalıdır.

-Mimarlar Odası başta imar yönetmelikleri olmak üzere meslek adamlarını ilgilendiren imar, yapı yasası ve benzeri alanlarda mahalli koşullara uygun önerilerini kamuoyuna mal etmelidir.

-Mimarlar Odası Mesleki Bilimsel Çalışma Komiteleri oluşturarak mesleğin ve sektörün çeşitli alanlarında mimarların konumunu güçlendirmeli, topluma sağlıklı mesleki çözümler sunabilmelidir.

-Mimarlar Odası toplumsal dayanışmayı olanaklı hale getiren kamusal ve kültürel mekanların üretilmesinde aktif rol üstlenmelidir.

-Mimarlar Odası Kamusal alanların oluşturulması yönünde etkili olduğu bütün mercilerde ve kendi yapısı içerisinde aktif çabalarda bulunmalıdır.

-Mimarlar Odası toplumsal dayanışmayı olanaklı hale getiren kamusal ve kültürel mekanların üretilmesinde aktif rol üstlenmelidir.

-Mimarlar Odası ucuz bina ve konut alternatifleri oluşturan meslek adamlarını, eğitim kurumlarını, mahalli yönetimleri desteklemeli bu amaçla mesleki politikalar geliştirerek bunları kamuoyuna mal etmelidir.

-Mimarlar Odası mesleğin itibarını ve meşruiyetini toplum ve kamuoyu nezdinde yeniden kurarak  neokapitalist dönemde toplumlara egemen kılınmak istenen salt mikro ekonomik paradigmalara karşı tutum almalıdır.

-Mimarlar Odası kültürel özelleşmeye karşı politikalar izlemeli, çok uluslu sermayenin kültürü temellük etmesine yönelik çaba ve politikalarına karşı bilinçli alternatif politikalar izlemelidir.

-Meslek Odası telif mücadelesinde “copyright” kadar “copyleft” tekniklerinden de yararlanmalıdır.

-Mimarlar Odası üretilen yapılı çevrenin değerinin gayrımenkul biçiminden menkul biçime dönüşür iken finansal kapitalin emrine verilmesine karşı antikapitalist muhalefet ile birlikte mücadele yürütmelidir.


-Meslek Odasının yapısı ve Meslek Odası demokrasisi alanında ;


-Meslek Odası seçimleri nispi temsil esasına göre yapılmalı, tüm mesleki grup ve görüşler aldıkları meslektaş desteğine orantılı olarak meslek odası yönetiminde söz ve karar sahibi olmalıdır.

-Meslek Odası’nda kadınların ve gençlerin yönetimin her kademesinde ve faaliyetlerin tümünde temsil edilmelerinin yolları açılmalıdır.

-Mimarlar Odası elindeki bütçe olanaklarını bina ve gayrımenkul almak için değil, topluma mesleği tanıtmak ve bu amaçla bir “mimarlık TV” si kurmak için kullanmalıdır

-Meslek Odası konut edinme çabası içinde olan tüketicilerin, işyeri bulma çabası içinde olan üreticilerin yanında olmalı, onları spekülatör, banka ve faiz mihraklarına karşı mesleki ve hukuki alanda korumalı, onlara gerekli mesleki ve hukuki desteği sunmalıdır.

-Mimarlar Odası’nda 50 üyenin desteğini bulan mesleki öneriler zorunlu olarak Genel Kurullarda tartışmaya açılmalı, meslek odası, bu önerileri program bazında ve gerekirse maddi olanaklarla desteklemelidir. (RIBA örneği).

-Mimarlar Odası ABD’de AIA, İngiltere’de RIBA örneğinde olduğu gibi “meslek sorumluluğu” alanında ihtisaslaşmış sigorta şirketleri ve broker şirketleri kurmalıdır.

-Mimarlar Odası mesleki ve toplumsal alanda çevreci çözümleri kamuoyuna mal etmelidir.

-Mimarların görevi rant yaratmaktır. Ama toplum ve kamu yararına. Dolayısıyla Mimarlar Odası “ranta karşıyız” biçimindeki safsata söylemlere itibar etmemelidir.

-Meslek Odası’nda yöneticiler yönetimde 3 dönemden fazla kalmamalıdır.

-Meslek Odası nitelikli emeğin eğretileşmesine  (prekarite) karşı mücadele etmelidir.

-Meslek Odası niteliksiz emek kadar nitelikli emeği de ilgilendiren taşeron işçileşmeye karşı mücadele etmelidir.

-Mimarlar Odası, mesleği kamusal alanda uygulayan meslektaşlarının üye olma zorunluluğunu kaldıran 12 eylül 1980 rejiminin hukuksal düzenlemelerinin kaldırılmasını talep etmeli, temsil etmekle yükümlü olduğu meslektaş spektrumunun tümünün üyesi olabilmesinin koşullarını sağlamak için gerekli mücadeleyi vermeli, şu andaki eksik temsiliyet ve acz konumuna razı olmamalıdır.


























______________
(x) Raşit Gökçeli, “#Mimarlar Odasından Taleplerimizdir / (Bir Rüya bitti – 5 ) http://rasitgokceli.blogspot.com/http://rasitgokceli.blogspot.com/  2013, içinde.